Hepimiz Özgür Doğarız

herkes ozgur dogarHer insan değerlidir ve kendisine buna uygun bir şekilde davranılmasını hak eder. İkinci Dünya Savaşı’nın bitiminden kısa bir süre sonra 10 Aralık 1948 günü bir araya gelen ülkeler, yeryüzündeki tüm insanların haklarını ve saygınlıklarını korumaya yarayacak 30 maddeden oluşan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni oluşturdular. “Herkes Özgür Doğar” adlı resimli kitap da çocuklara bu hakları anlatıyor. Hem küçüklerin hem büyüklerin kütüphanesine yakışacak enfes bir resimli kitap bu.

50e2499c-4f03-43e4-b80d-9cc1a40bd8c8-2060x1187

b13fc6e6-d2d8-4d60-b1a0-2573e4af6cdd-2060x1185

Kitabın sayfalarında beyannamenin kısaltılıp yalın bir dille yeniden yazılmış 30 maddesi bulunuyor. Maddelerin her birini Axel Scheffler, Debi Gliori, Chris Riddell, Korky Paul gibi çocuk kitapları için yaptıkları illüstrasyonlarla tanınmış, dünyanın farklı ülkelerinden, farklı illüstratörler yorumlayıp resimlemiş. İkişer sayfaya yayılan bu illüstrasyonların çeşitliliği de kitabın ruhuna uygun. En sevdiğim ikisini yukarıya koydum. Üstteki çizim İskoç çizer Debi Gliori’ye, alttakiyse Kuzey Kore’den Hong Sung Dam’e ait:

“Hepimizin kendi kararlarımızı vermeye, istediğimizi düşünmeye, düşündüklerimizi söylemeye ve düşüncelerimizi başkalarıyla paylaşmaya hakkı vardır.”

“Kendi ülkesinde kötü davranışa uğramaktan korkan herkesin, güvenliği için başka bir ülkeye kaçma hakkı vardır.”

Kitabın Türkçe basımının güzelim önsözünü Sezen Aksu yazmış. Yayımlandığı ülkelerde kitabın tüm gelirleri, insan haklarının yaşama geçirilmesi ve izlenmesiyle ilgili çalışmalar yapan Uluslararası Af Örgütü’ne bağışlanıyormuş.

3cfa8fe7-a784-4d7b-8920-21230bafc4e8-2060x1184

9f187dff-9a14-4990-87c9-2b8271ada0d2-2060x1197

Kuruluşun Birleşik Krallık şubesinin internet sitesinde bu kitapla ilgili olarak insan hakları konusunu işleyen ve ilkokul öğrencileri düşünülerek hazırlanmış bir etkinlik paketi bulunuyor.

823327fd-ed3a-42be-8136-008dde4cad54-2060x1185

Yaş grubu: 6+
Özgün Adı: We Are All Born Free
Resimleyenler: John Burningham, Niki Daly, Korky Paul, Jane Ray, Marie-Louise Fitzpatrick, Jan Spivey Gilchrist, Ole Könnecke, Piet Grobler, Fernando Vilela, Polly Dunbar, Bob Graham, Alan Lee, Hong Sung Dam, Frané Lessac, Sybille Hein, Marie-Louise Gay, Jessica Souhami, Debi Gliori, Satoshi Kitamura, Gusti, Catherine and Laurence Anholt, Jackie Morris, Brita Granström, Gilles Rapaport, Nicholas Allan, Axel Scheffler, Chris Riddell, Marcia Williams
Yayınevi: Mandolin
Sayfa sayısı: 64
Birinci basımı: 2008
ISBN: 9789751027252

Yeni “Zogi” Kitabının Şerefine

61isvdbnmpl

Geçen ay Birleşik Krallık’ta Julia Donaldson’ın yazıp Axel Scheffler’in resimlediği “Zog”un, bizdeki adıyla “Zogi”nin devam kitabı yayımlandı. “Zog and the Flying Doctors” adlı bu kitapta, “hava ambulansı” Zogi ve uçan doktorlar Prenses İnci’yle Cesur Prens’in serüvenleri var. Kitabın piyasaya çıktığı gün Guardian’ın internet sitesinde Axel Scheffler imzasıyla, sanatçının Zogi’yi ve Zogi’nin sınıfındaki diğer ejderhaları yaratırken yaptığı eskizlerden oluşan bir resimli yazı yayımlandı.

Bu eskizlerdekilerin hiçbiri kitapta yok, ama kitaptaki ejderhaların her birinde onlardan bir parça var. 🙂

 

Umarım en yakın zamanda kitabın Türkçesi de (Zogi’nin yeni baskısıyla birlikte) yayımlanır.

zogtheflyingdoctor

 

The Gruffalo’nun 15. Yıl Baskısı ve Türkçesi

gruffaloThe Gruffalo’nun 2014 yılında çıkan 15. yıl özel baskısında kitabın yazarı Julia Donaldson ve çizeri Axel Scheffler, bu en sevdiğim canavarın nasıl ortaya çıktığını anlatıyorlar. Julia Donaldson başlarda korkunç bir kaplanla ilgili bir öykü üzerinde çalışıyormuş. Metin oluşmaya başladığında kaplan (“tiger”) sözcüğüyle kafiyeli sözler bulmakta zorlanmış. Sonra, adı “know”la kafiyeli bir canavar yaratmaya karar vermiş. (The Gruffalo’da biri “know”, diğeri de “gruffalo” sözcüğüyle biten ve her bölümün sonunda tekrarlanan kafiyeli cümleler var.) Önce gruffalo’nun adını bulmuş, sonra da canavarın nasıl göründüğünü: Korkunç dişleri, korkunç pençeleri ve sırtında mor dikenleri olan, kara dilli, sarı gözlü, korkunç bir canavarmış bu. The Gruffalo’yu resimleyerek canavara hayat veren Scheffler çok sayıda eskiz yapmış, ve sonunda bizim gruffalo ortaya çıkmış.

The Gruffalo bugüne kadar Tay dili, Maori dili, Afrikanca, Hollandaca, İzlandaca, İskoçça, Portekizce, Katalanca, Romence gibi birçok farklı dile çevrilmiş, Wikipedia’da yazılana göre 58 farklı basımı yapılmış. Kitabın Türkiye’de iki baskısı yapıldı. Bunlardan ilki Popcore Çocuk Kitapları’ndan “Tostoraman” adıyla çıkmıştı. Birçoğumuz Julia Donaldson’un kitaplarıyla Popcore Çocuk Kitapları ve “Tostoraman” sayesinde tanıştık. Birkaç yıldır yayınevinden hiç ses çıkmıyordu, bu arada “Tostoraman”ın baskısı da tükendi. Sanırım Popcore’un aldığı telif hakları aradan geçen yıllar içinde geçerliliğini yitirdi ki İş Bankası Kültür Yayınları kitabın haklarını yeniden satın aldı. Çünkü The Gruffalo’nun yeni çevirisi, bu yıl Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan “Yayazula” adıyla çıktı.

“Yayazula”yı seviyorum, ama çevirisinde yadırgadığım bir iki şey var. Birincisi, farenin tilkiye “tilki amca”, baykuşa “baykuş teyze”, yılana “yılan ağabey” diye seslenmesi. Fareye alttan aldıran, bence onun kişiliğini değiştiren bu uyarlamayı sevemedim. “Yayazula”nın faresi, karşısına çıkan bu üç korkutucu hayvanla kendisini eşit hissetmiyor, onların suyuna gitmeye çalışıyor gibi geliyor.

“Yayazula”da orijinal metindeki inceliklerden birkaçı da gitmiş: Kitabın orijinalinde fare, kendisini yemeğe davet eden tilkinin teklifini şöyle geri çeviriyor:
“It’s terribly kind of you, Fox, but no –
I’m going to have lunch with a gruffalo.”
Farenin tilkiye kuru bir teşekkür yerine “korkunç iyisin tilki” demesi ruh halini yansıtıyor: Tilki gerçekten korkunç, üstelik fareyi yemek istiyor. Fare tilkiden ürküyor ürkmesine, ama ona zekice bir söz oyunuyla yanıt verip kendinden emin görünüyor. “Yayazula”da bu söz oyunu gidince farenin kişiliğine ilişkin ipuçlarından biri de yok olmuş bence. The Gruffalo’da fare, baykuşun çay davetini de benzer bir söz oyunuyla geri çeviriyor:
“It’s frightfully nice of you, Owl, but no –
I’m going to have tea with a gruffalo.”

“Yayazula”da farenin yılanı korkutup kaçırdığı sahneyle canavarın ortaya çıktığı sahne arasındaki sözlü bağlantının gitmiş olmasına da üzüldüm. Burası öykünün tepe noktası. Orijinal metinde fare, yılanı korkutup kaçırdığı sahnede her zamanki repliğini tekrarlarken en sonunda duraksıyor:
“Silly old Snake! Doesn’t he know,
There is no such thing as a gruffal…”
Sayfayı çevirdiğimizde,
“…Oh!”
diye yüksek sesle devam ediyor ve gruffalo’yu tam karşısında görüyor! “Yayazula”da iki sahne arasındaki bu sözlü bağlantı ne yazık ki yok olmuş.

Fare Küçük Ama Kendisini Koruyabilir

yayazula

Dünyanın en sevgili canavar kitaplarından biri olan The Grufallo’nun yeni Türkçe çevirisi, “Yayazula” adıyla çıktı. Yayazula, korkunç dişli, korkunç pençeli, sırtında mor dikenleri olan, siyah dilli, sarı gözlü, koca bir canavar. Ama öykünün gerçek kahramanı, uydurduğu yayazula adlı canavarla, kendisini yemek isteyen korkunç tilkiyi, ürkünç baykuşu ve korkunç yılanı korkutup kaçıran minik fındık faresi. Öykünün sonlarına doğru okuyucuları bir sürpriz bekliyor: Meğer, yayazula gerçekten varmış! Ne var ki, yayazulayı kanlı canlı karşısında gören fındık faresi hiç istifini bozmuyor ve sonunda yayazulayı da korkutup kaçırmayı başarıyor.

The Gruffalo’nun Türkçesi daha önce Popcore Çocuk Kitapları’ndan ve Yıldırım Türker’in nefis çevirisiyle “Tostoraman” adıyla yayımlanmıştı. Bu ikilinin eseri olan “Tostoraman’ın Yavrusu”, “Kasabanın En Şık Devi” ve “Süpürgede Yer Var mı?” gibi diğer bazı kitapları da daha önce aynı yayınevi yayımlamıştı. Ama bir süredir hiçbirinin baskısı bulunmuyor. Öyle görünüyor ki İş Bankası Kültür Yayınları bu kitapların telif haklarını tekrar satın almış ve yeni çevirileriyle yeniden piyasaya sunuyor. Bu sevindirici çünkü Julia Donaldson ve Axel Scheffler’in kitaplarını özlemiştik.

Kutlamak için The Gruffalo’nun ve tabii Yayazula’nın annesi Julia Donaldson’un söylediği The Gruffalo şarkısına ait videoyu izleyebiliriz. 🙂

Yaş grubu: 3+
Özgün Adı: The Gruffalo
Yazan: Julia Donaldson
Resimleyen: Axel Scheffler
Türkçeleştiren: Ali Berktay
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa sayısı: 32
Birinci basımı: Mart 2016
ISBN 9786053326960